8 Aralık 2012 Cumartesi

Kücücük

   Burada havalar cok guzel sayılmaz, yagmur yok, kar yok. Ama anıları canlandıran bir soguk var, bir karanlık var, bir sıkıntı var. Henüz ortaokuldayken kendimden bile buyuk sevdigim o insanı anımsıyorum surekli. Onun kendinden kucuk bir kızla dalga gectigi o günleri. Sitenin bahcesinde onu gorunce arkadaslarımı aramamı ve o dısarı cıkma cabamı anımsıyorum. Nadiren konusmamızı ama hic susmak istemeyesimi anımsıyorum. Burkuluyor icim haliyle. Bir avuc kalbimi nasıl da paramparca edebildigini hatırlıyorum, sahi aslında hic unutmuyorum. Birden perde cekiyorum hüzünlerime. Kazandıgı üniversiteden memnun mu acaba diye merak ediyorum. Hic aklına gelmiyor muyum acaba diye merak ediyorum. Ortak arkadaslarımızla konusurken hic onu sormuyorum ama onlar mutlaka acıyorlar konusunu. Kimisi 'bir ev tutmus, cok da mutluymus' diyor, 'aa cidden mi? Ne guzel, mutlu olsun' diyorum. Halbuki icimden gecen bambaska hisleri hep kendime saklıyorum. Her ikimiz de insanız, mutlu olmak hakkımız.. diyorum. Adam gibi sevmeyen, cok da sevilen, veda bile etmeyen, hep beklenen bir adam ile ilgili cok da bir sey soyleyemiyorum. 5 yıldır mutsuz, umutsuz oldugumu kimseye gostermedim, kimse de anlamadı icimdeki yalnızlıgı. 'Guzel kızsın, neden sevgilin yok?' dediler. 'Cok sevdigim biri vardı, bitiremedim' diyemedim hic birine. İmkansızı bekledigimi, hep imkansızı sevdigimi, paramparca bir kalbe sahip oldugumu soylemedim kimseye. 'Peki neden ayrıldınız? Neden bitti?' diyenlere de anlatmadım nedenini, 'Baska birini cok seviyordu' diyemedim. Ama 'unuttum, hic sevmedim' de demedim. Kalbimin kırılmasına o yasta alıstım. Alıstım yorganımın altında bogazımın dügümlenmesine, hıckıra hıckıra aglarken sesim cıkmasın diye yastıgı ısırmaya.. Alıstım. Soyledim ya alıstım iste. Simdi ben alıstım ya; sen sakın gelme. Bana 'oyun oynayacak yasta asık mı oldun?' diye sorarsanız, oyundu bu da aslında. Tek farkı kolum degil de kalbim kırıldı. Pisman mıyım? Hayır. Yine olsa yine yaparım. Senden sonra aynaya da bakmak gelmedi icimden. Siteden tasınırken geride kalanlar canımı cok acıtsa da, hicbiri senin mesajların kadar yakmadı canımı. Sevmiyorum demekle kalmayıp, sitenin duvarlarına o kızın ismini yazarken hic canın yanmadı mı sahi? 'Hic uzulmeni istemiyorum' dedigin kızın, hıckıra hıckıra aglarken yanında olmamak sana koymadı mı? Her neyse sevmeyen sevgili, düsünüyorum da sen bile kendini sevmezken, ben seni cok sevmisim.

20 Ekim 2012 Cumartesi

Ronaldo'yu ne yapacagız peki?

    Sınıftaki Ronaldo'ya karsı olan duygularım gunden gune artıyor. Zamanında attıgı mesajları burnundan getirdigim bi adama agzım acık bakmayacagım tabi ki ama ne yapabilecegim hakkında da en ufak bir fikrim yok. Surekli gulmelerimizin, benimle ugrasmasının, gulerken gozgoze gelmelerimizin, durup dururken laf atmasının muhtemelen pek bir anlamı yok. Cunku sevgilisi var ve muhtemelen seviyordur. Tabi bana kalsa sevmese daha iyi olurdu ama bilemiyorum. Gulmese takmam ben onu bana gulunce dunya yerinden oynuyo sanki yarappi ya. Olmuyo ki hic. Benim agır takılmam lazım kesinlikle. 
     Sonucta su dunyada gercekligine sonuna kadar inandıgım tek cumle 'DEVEYE DİKEN İNSANA SİKEN' cumlesi. Bir cumle ancak bu kadar dogru olabilirdi. İnsan nerde siken varsa, onun pesinde kosuyor. 
    Sevgilisi olan biriyle ilgili bunları yazmam bile dogru degil aslında ama simdiye kadar yaptıgım yanlıs seylerden de pisman olmadım. Cunku o an istiyordum ve yaptım. Yine oyle davranıyorum. Hic dusunmuyorum 'o kızın yerinde ben olsaydım napardım?' diye. Hayır tabiki kızın hayatını siker, dogduguna pisman ederdim orası ayrı da.. Cok dusuncesizim cok bugunlerde. 
     Onemsememek, yuzune bile bakmamak en mantıklısı sanırım. Yarın dersane var, umarım buraya guzel haberlerle donerim.

14 Ekim 2012 Pazar

Sevgili erkekler; degisiminize koysunlar sizin.

    Genelde lisenin ilk yılı 'ERKEK ARKADAS' kelimesinin anlam kazanma yılıdır. Benim de oyle oldu nitekim. Sevgili degil, arkadas degil, flört desen degil, cocukluk askı kadar da masum bi olay degil bu erkek arkadas meselesi.            Cok eglenceli, sonradan dusunuldugunde komik, o an mutlu eden, degisik hisler yaratan bir dönem lisenin ilk yılı. 
  Erkek arkadasım olunca Facebook'tan iliski yaptıgım, cumle alemin ogrenmesini istedigim, 'butun kızlar hayran olsun ama o bi tek benimle ilgilensin' kafasını yasadıgım bu yıllarda anlayacagınız uzere benim de bir erkek arkadasım oldu. Suan liseyi okudugum sehre lisenin basında, anne ve babamın emekli olusundan sonra yerlestik. İstanbul'da yasarken Kadıkoy'de bir arkadasımla karsılasmam oldukca ilginc oluyordu. Ancak suan oldugum yer oldukca kucuk bir yer. Bu sebeple herkes birbirini tanır, duyar, bilir. Ve sık sık tanıdıklarınızla karsılasırsınız.
   Lisenin basında erkek arkadasım oldugunda, 'hadi iyi bari burdan biriyle iliski durumu yapıyim de o beni ezdirmez' diyerek iliski durumu yapmıstım. Allah bu fesat dusuncemin oyle bir belasını verdi ki meger okuldaki bir kac kız gercekten cocuga hastaymıs. YEMİN EDİYORUM BİLSEM KALKISMAZDIM. Sonra sırama bırakılan 'KIZIM SEN GORUCEKSIN' notları, milletle yollanan 'AYRILSIN O COCUKTAN YADA CIKISTA BEKLESİN KAPIDA' mesajları takip etti o dusuncemi.. 
   İstanbul'dan geldigim icin ilk sene herkes yadırgadı yada allahın bir lutfuymusum gibi davrandı. İsin gercegi burdaki kızlar adeta kezban. Yazık gunah buranın cocuklarına. Onlar icin allahın bir lutfuydum. Sonradan allahın belası oldum orası apayrı. 
      HER NEYSE DURUN DURUN KONUYA GİRİS YAPIYORUM, LUTFEN DİKKAT; lise 1 deki o erkek arkadasımın ilkokul arkadası benden hoslanmaya baslayınca olaylar adeta arapsacına dondu. Biz lise 1deki erkek arkadasımın ilkokul arkadasına; Ronaldo diyelim. Cristiano Ronaldo benim gozumde apacinin allahı ama bir o kadar da karizmatik insandır. Bu Ronaldo da tahmin ettiginiz gibi apacinin allahı. Ve tabi ben İstanbul'dan gelen o allahın lütfu kız oldugum icin cocuga surekli 'BANA MESAJ ATMASSANA ARTIK YAAA SENİ SEVMİYORUM' diyorum. Ama surekli. Cocuk da nasıl inatcı. Ronaldo suan oldugum yerin futbol takımında. Ve futbol konusunda namını bizim okulda bilmeyen yok. Ve ise bakın ki; Ronaldo'yla, lise son sınıf oldugumuz bu sene dershanede aynı sınıftayız. Cok harika degil mi? Dershanede duzenlenen futbol turnuvasına bilin bakalım kim gitti? Tabi ki ben. Yani tek gitmedim, iki kız arkadasım ve 2 hocamla gittim. Ronaldo'nun rovasataları olsun, golleri olsun beni benden alıp 5 ülke ileri goturdu. Ertesi gun gulerken surekli gozgoze gelmelerimiz, birbirimizin esprilerine gulmemiz gosteriyor k; ALLAH BENİM BELAMI COK AGIR VERİYOR. Bu arada disleri cok guzel. Allahım yarrreppim ya. Ve simdi size sorunu soyluyorum; Ronaldo'nun sevgilisi var ve iki gözüm önüme aksın ki kız yazlık kot sort altına fosforlu renkte corap giyen bir kız. RONALDOCUGUM SEN ONA MI LAYIKSIN? AYIP DEGİL Mİ? Ama zamanında Ronaldo'ya cok agır sozler soyledigim icin simdi salyamı akıtsam bile fayda etmez gibime geliyor. Üniversiteye hazırlanırken boyle seyleri de ancak ben yasayabilirim zaten. THANKS GOD. VALLA COK THANKS.

11 Ekim 2012 Perşembe

Artık, farklı :)

    Size 'AŞK' dedigim insanı anlatmak, icimi dokmek icin acmıstım bu blogu. Ama benim 'AŞK' size oldu 'CACIK' . Ben de dedim ki; üniversiteye hazırlandıgım bu sene butun yasadıklarımı yazmaya, yazarken aglamaya-gulmeye devam etmeliyim. Senenin yukunden size sıgındım. Her seyimi yazabilecegim bir yere. Oyle de yapacagım. AŞK dedigim insana artık CACIK diyecegim.
       Bu sene okul daha sessiz, daha farklı. Kimse farkında degil 'LİSE SON' oldugumuzun. Birkac ay sonra ayrılacagımızın, cok aglayacagımızın. Hala herkes mutlu.. Kimimiz cok mutlu ayrılacagız sıralarımızdan, kimimiz bırakmak istemeyecegiz tahta sıralarımızı. Anılarımızı kazıdıgımız, ustune gozyası akıttıgımız, kahkaha seslerimizi hapsettigimiz sıralarımızı unutamayacagız belki. Okul bahcesinde karısan topları, 'COK AFEDERSİN BİLEREK OLMADI'larımızı ben sanırım cok ozleyecegim. Kimseye hissettirmeden daha da baglanıyorum cevremdekilere. İlk geldigimde 'BURASI CEHENNEMİN PROVASI' dedigim yere simdi 'NASIL AYRILACAGIZ?' diyorum. Oyle anılar biriktirdim ki, oyle dostluklar, oyle asklar, oyle serefsizlikler. Cacık'ı da bu sehire sıgdırdım; en sevmedigim insanı da. Üniversiteyi kazanıp ayrılanlarımız en karlı olanlarımız olacak suphesiz. Kim istemez ki bunu? Acıkcası benim butun hucrelerim ister:) Balık burcu olmamı bahane gostererek aglayacagım tabi ki ama yine de mutlu ayrılacagım. Yani, belki. 
    İlk askımı, su hayatta en sevdigim insanı İstanbul'da bırakıp geldigimde cigerimi sokmuslerdi sanki. Tek tesellim; 'bana neler cektirdi' oldu. Serefsiz. Bu arada ona da  BELİRSİZ diyecegim burada. İlerleyen yazılarda hepsini tek tek paylasmak istiyorum. 
   Ev-okul- dershane arasında yapabilecegim en sosyal sey blog yazmak olacak sanırım. Ben de her fırsatta yazacagım. Ama simdi üniversiteye hazırlanan bir genc olarak ne yapmam gerektigini biliyorsunuz. OPUCUKLER. :)





1 Haziran 2012 Cuma

Aslında gecmemis.

Mesajınla havalara ucup, mutluluktan gun boyu guldugum gunler geride kalmıs sanıyordum.  Her sabah kalkınca seni dusunmem, her aksam yatarken sen aklıma gelmezsin sanıyordum. 'Hicbir sey yasamadık ki hemen gecer' sanıyordum. Cok uzulmem sanıyordum. Zaten alısmak zorunda olunca alısılır sanıyordum. Meger oyle olmuyormus. Aylar gecse bile tek mesajınla yine mutluluktan havalara ucabiliyormusum. Yine butun gun mutlu dolasıyormusum. Hıc aklımdan cıkmıyordun, o konuda hıcbır sey degısmedi yani. Sarkılarla sevgimi destekledim hep, hep. Unutmak istemedikce, unutmak icin zorladım kendimi. Tam cıktın aklımdan fotografını gordum, ismini duydum, bir sarkının muzigi geldi kulagıma. Hıc unutamadım yani olmadı. Ben basaramadım. Sen de unutma diye dua ettim. Ama o da olmadı, unuttun. Uzulmedim diyemem sadece simdi sıra bende. Adamlıgından bi sey kaybetmedigini biliyorum, kimseyle kendini eskitmeyecegini biliyorum. Ben seninle yıllanmaya calısırken, sen beni yalnızlıgımla yıllanmaya bıraktın. Ama inan ben de eskimeyecegim. Ya beraber yıllanalım yada hic eskimeyelim boyle kalalım? 

6 Nisan 2012 Cuma

Kendi tursusunu kuran insan olarak tarihe gecmen dileklerimle.

  Sensiz yasayamiycagimi dusundugum gunler varmis gercekten cok ilginc. Halbuki ben hic seninle olmadim. Yani sen hic olmadin. Iyi ki olmamissin. Iyi ki daha da ilerlememis sevgim sana karsi. Cunku hic haketmiyormussun. Ama gun gelicek sen yine mesaj aticaksin, yine bulusmak istiyceksin, yine sevdigini soyliyceksin sadece bu defa inanmayacagim hicbir sozune. Sen o 'adam gibi adam' dedigim kisi 'adam'ligin yanindan bile gecmiyormussun. Senin icin cok uzuluyorum. Umarim ilerde seni benim kadar cok seven biriyle birlikte olursun. Bunu istiyorum cunku artik umrumda degilsin en azindan mutlu ol. 

18 Mart 2012 Pazar

Bana bir sarki soyle, yolumuz uzun. -du

               Dertlerimizin, sevinclerimizin, uzuntulerimizin, ozlemlerimizin, evimizin, caydanligimizin, biramizin, ucurtmamizin, bahcemizin, gozyaslarimizin bir olmasini istedigim gunlerden kurtuldum. Kurtuldum diyorum cunku kendinden oylesine soguttun ki oylesine ani gittin ki oylesine duygusuz yaptin ki beni kurtuldum diyorum. Bu kaydi yazmamin tek sebebi de sana ayip olmasin diye. Sonucta oyle ki ben bile yazdiklarimi okudugumda duygulaniyorum. Artik hayal dunyasindan yasamaktan sikildigim icin hic bir sey beklemiyorum, istemiyorum. Bir kez daha sevmeyecegim diyorum sadece. Guzel duygular yasattigin icin tesekkurler, umarim mutlu olursun.